
MURAT ÇAKIR
-YENİ- KELAMIN KUTSALA ÇARPTIĞI YERDE YANKILANIR
KELAMIN KUTSALA ÇARPTIĞI YERDE YANKILANIR
Bazı sözler vardır.. Söylenmez.
Bazı çizgiler vardır.. Aşılmaz.
Ve bazı isimler vardır ki; Anıldığında secdeye eğilir zaman, hürmetle titrer kalpler.
O isimlerden biridir Muhammed Mustafa ﷺ. O isimlerden biridir Kelîmullah, Hz. Musa (as)
Ve siz.. Siz o kutlu isimleri dudaklarınıza pislik bulaştırarak anmaya cüret edenler, Siz o mukaddeslere çirkin ellerinizle karikatür çizmeye yeltenenler, Ne olduğunu sanıyorsunuz kendinizi?
Siz ki hakareti sanat, aşağılığı özgürlük, iffetsizliği cesaret sanan zavallılarsınız. Siz ki dilinizi şeytanın vesikasına dönüştürüp kutsallarımıza kirli karalamalar çizen birer karanlık lekesiniz. Unutmayın, mürekkep kurur.. Ama hakaretin utancı, gök kubbeye kazınır.
Siz tarih bilmiyorsunuz.
Bilseniz bilirdiniz ki Musa’nın (as) çığlığı Firavun'u titretmiştir. Bilseniz anlardınız ki Muhammed’in ﷺ ahlâkı, taş kalpleri eritmiştir. Siz bilmezsiniz.. Çünkü siz sadece karikatür çizebilecek kadar sığ, ve sadece nefret kusabilecek kadar zavallısınız.
Biz hakaretinize susmayız.
Biz bu alçaklığı özgürlük sanan dilsiz şeytanlara boyun eğmeyiz. Biz, peygamberlerin izinde yürürken Kudüs’ün taşlarında, Tur Dağı’nın sessizliğinde, Medine'nin rüzgârında duyduğumuz o ilahi nefesi Bir kâğıt parçasıyla yok edecek kadar basit değiliz.
Unutmayın:
Her çizdiğiniz çirkin karikatür, Sizin ruhunuzun çirkinliğini ifşa eder. Ve bizim muhabbetimizi daha da büyütür. Çünkü biz, sevdiğimizin hatırı için can vermeye hazırız. Siz, nefretinizin batağında boğulurken Biz Efendimizin ﷺ kokusunu her çağın sabahına taşırız.
Biz iman ettik.
Ve iman edenler bilir ki: Siz, peygamberlere dil uzatırken aslında kendi akıbetinizi çamura batırırsınız. Biz bu hakareti unutmayacağız. Ama biz sizin gibi değiliz. Biz intikamı kinle değil, dua ile alırız. Ama şunu da bilin: Dua bazen bir öfke olur, göğe çıkar, yıldırım olup iner. Peygamberlere hakaret eden dillerin lâneti üzerlerine yağar. Tarihin çöplüğü Sizin gibi sefillerle doludur.
Siz Efendimize dil uzattığınızda Kâbe titrer, Miraç ağlar ve her ümmet evladı, O gece uykusunu harama sayar.
Varsın siz çizdiğinize "sanat" deyin. Varsın siz "özgürlük" diye avunun. Ama şunu bilin: Siz aslında inkârın suretini çiziyorsunuz. Siz kendi helâkinizin portresini boyuyorsunuz.
Bizim peygamberlerimiz, Rahmetle gönderildi. Sizinse kaleminizden kin sızıyor. Kimin izinden gittiğimiz belli. Sizin gittiğiniz yolsa, Zaten karanlıkların en derini.
..Ve Biz Boyun Eğmeyiz
Ey yüce Allah’ım, Sen ki peygamberlerini kavimlere rahmet ve rehber kıldın.. Sen ki Musa’yı Firavun’a karşı doğrulukla gönderdin ve Habîb’in Muhammed’i ﷺ âlemlere nur eyledin.
Ey Rabbimiz.. Kalemini kinle oynatanlara diline küfrü yakıştıranlara, mukaddes olan her şeye düşman kesilenlere karşı sen yardımını indir. Onların kinlerini, kendi göğüslerinde yangına çevir. Aklı karanlık, kalbi katran olanlara hidayet ver ya Rab, yoksa helâk eyle.
Bizi peygamberlerine sadakatte daim eyle. Sevgimizi dillerde değil, amellerde sabit kıl. Ve bize, onların izinden yürürken korkusuz adımlar nasip et.
Ve bilsinler ki:
“Şüphesiz ki Biz, Peygamberlerimize ve iman edenlere dünya hayatında da, şahitlerin kalkacağı günde de mutlaka yardım ederiz.” (Zümer Suresi, 51)
Senin adaletin her şeyin üzerindedir Allah’ım. Ve biz, o adaletin geleceği günü sabırla bekleyenlerdeniz.
Selam ve Dua ile
Murat ÇAKIR
Henüz Yorum yok