
MURAT ÇAKIR
-YENİ- HERKES DOĞRU İNSANI ARIYOR, AMA KİMSE DOĞRU İNSAN OLMAYA ÇALIŞMIYOR
HERKES DOĞRU İNSANI ARIYOR, AMA KİMSE DOĞRU İNSAN OLMAYA ÇALIŞMIYOR
Zamanın ruhu değişti. Hayatlarımız hızlandı, ilişkiler sığlaştı, sabır azaldı. Herkesin gönlünde bir arayış var. Kimimiz sadakati, kimimiz anlayışı, kimimiz huzuru arıyoruz. Ama adını genellikle tek cümleyle koyuyoruz:
“Doğru insanı arıyorum.”
Bir ömür paylaşılacak insan.. Kalbimizi incitmeyecek, yanlışlarımızı hoşgörüyle karşılayacak, bizi biz olduğumuz için sevecek biri. Fakat herkesin aynı anda aradığı bu “doğru insan” neden bir türlü bulunamıyor?
Çünkü arayan çok.. Ama doğru insan olmaya çalışan yok denecek kadar az.
Doğru insan olmak, sadece iyi görünmek, nazik konuşmak, yardımsever olmak değil.. Doğru insan olmak, yalnızca başkalarını mutlu etmek de değil. Doğru insan olmak; imanla, ahlakla, sabırla, emekle yoğrulmuş bir iç yolculuktur.
Kur’an-ı Kerim, bize bu yolculuğun pusulasını verir:
"Allah, kendilerine Kitap verilenlerden şöyle söz almıştı: ‘Onu mutlaka insanlara açıklayacaksınız, gizlemeyeceksiniz’ dediler ama aralarından bir kısmı bu sözü arkalarına attılar. Az bir menfaat karşılığında sattılar.” (Âl-i İmrân Suresi, 187)
Biz neyi unuttuk biliyor musun?
Birbirimize karşı olan sorumluluğumuzu. Yolda gördüğümüz bir çocuğa tebessüm etmenin, sabah eşine “Allah razı olsun” demenin, yaşlı birinin elini tutmanın Allah katındaki kıymetini unuttuk. Beklerken tükendik. Ararken yorulduk. Ama kendimize hiç dönmedik.
Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.), bir gün şöyle buyurmuştur:
"Kıyamet günü bana en yakın olanınız, ahlâkı en güzel olanınızdır.” (Tirmizî, Birr, 61)
Şimdi düşün.. Biz ahlakımızla ne kadar yakınız Resul’e?
Kibarlığımız ne kadar içten? Sabırda ne kadar dirençliyiz? Bir başkasının kusuruna karşı ne kadar anlayışlıyız?
Doğru insan olmak, sadece sevilmeye layık biri olmak değil, aynı zamanda Allah’ın rızasına uygun biri olmaya çalışmaktır. Ve bu çaba.. Gözlerden uzak, yalnız secdede, yalnız iyilikte ve yalnız affetmekte gizlidir.
Bir gün Hz. Ömer (r.a.), bir topluluğa hitaben şöyle demiştir:
"Kendinizi hesaba çekiniz, hesaba çekilmeden önce. Amelleriniz tartılmadan önce onları tartınız. Büyük hesap günü için hazırlık yapınız.”
İşte doğru insan olmanın özü de budur: Kendini sorgulamak. Başkasında kusur aramak yerine, kendi kalbindeki kırıkları onarmak. Sevilmeyi beklemek yerine, sevmeyi çoğaltmak.
Çünkü herkes kendince haklı, herkes kırgın, herkes biraz yorgun.. Ama kimse bir başkasının yükünü hafifletmek istemiyor. Kimse "Ben nerede eksildim?" diye sormuyor.
Herkes bir “Meryem” arıyor, ama kimse iffetli kalmaya çabalamıyor.
Herkes bir “Yusuf” bekliyor, ama kimse Züleyha'nın nefsinden uzaklaşmıyor.
Herkes “Hz. Ali gibi vefalı, Hz. Hatice gibi sadık” biriyle karşılaşmak istiyor ama kimse onların karakteriyle yaşamaya yanaşmıyor.
Oysa Rabbimiz ne buyuruyor:
"Şüphesiz ki Allah, tevbe edenleri sever ve temizlenenleri sever.” (Bakara Suresi, 222)
Yani Allah katında sevilen insan, tövbe eden, kendini düzeltmeye çalışan, temiz kalmaya niyet eden kimsedir. Hata yapabiliriz, düşebiliriz, yanılabiliriz. Mesele hatasız olmak değil; hatayı kabullenip, yeniden doğruluk üzere yürüyebilmektir.
Belki de en çok şu ayeti yüreğimizin orta yerine yazmalıyız:
"Bir topluluk kendilerinde olanı değiştirmedikçe, Allah onlarda olanı değiştirmez.” (Ra’d Suresi, 11)
Değişim içeriden başlar canım kardeşim. Kalpten. Niyetten. Sessiz fedakârlıklardan. Kimsenin görmediği güzelliklerden.
Doğru insan olmak, Allah’ın razı olduğu kul olmaya niyet etmektir.
Ve inan ki sen “doğru insan” oldukça, Rabbin de senin yoluna “hayırlı insanlar” çıkaracaktır.
O halde..
Bir başkasında aradığın bütün güzellikleri önce kendinde yeşert.
Sadakati sen başlat.
Affetmeyi sen dene.
Anlamayı, sabretmeyi, dua etmeyi sen yüklen.
Ve unutma..
Belki bir ömür beklediğin doğru insan, sen doğru oldukça bir sabah kapını çalacaktır. Ya da Allah, seni birinin duasına cevap olarak gönderecektir.
Çünkü sen doğru oldukça, yolun yanlışlara sapmaz. Ve Allah doğru yolda olanları asla yalnız bırakmaz..
Selam ve Dua ile
Murat ÇAKIR
Henüz Yorum yok