ÖÐR. GÖR. OSMAN UTKAN

NAMAZ VE BAÞARI

NAMAZ VE BAÞARI

Konya’da üniversite okurken, kýymetli gönül insanlarýndan Mehmet Þen Hoca bir sohbetinde namazla ilgili olarak bize tavsiyesi þöyle olmuþtu: “Gençler! Namaz kýlmak zorunuza gitse dahi kýlýn! Kýlmaya çalýþýn!”

Bu hatýradan yola çýkarak namaz ve baþarý arasýnda iliþkiler kurmaya çalýþacaðým. Namaza dair bazý hususlarýn günlük hayatta uygulanmasý baþarýyý da beraberinde getireceði düþünüyorum. Namazda gösterilmesi gereken hassasiyetin benzerini, bütün iþlerimizde ve görevlerimizde gösterebilirsek baþarý kendiliðinden gelecektir.

Baþta sýnava hazýrlanan gençler olmak üzere, diðer bütün sýnavlara çalýþan kiþiler için ve bütün iþlerimiz için Mehmet Hoca’nýn namaz için söyledikleri geçerlidir. Bazen çalýþmak istemeyiz. Üstümüze bir aðýrlýk çöker. Hiçbir iþ yapmak istemediðimiz zamanlar olur. Kolumuzu kýpýrdatacak mecalimiz bile olmaz.

Böyle durumlar herkesin baþýna gelmiþtir mutlaka. Bu gibi hallerde, nasýl ki her ne olursa olsun, zorlansak dahi namaz kýlmamýz gerekiyorsa iþlerimize de bu þekilde yaklaþmak gerekir. Canýmýz istemese bile kalkýp çalýþmamýz bizim menfaatimizedir. Çalýþmaya ara verilince tekrar o iþe odaklanmak zor olabilir. Ama þeytana lanet getirip iþe koyulmak kiþinin tekrar adapte olmasýný saðlayacaktýr.

Nasýl ki bir kul namazý kýldýðý zaman manevi olarak görevini yerine getirmiþ olmanýn huzurunu yaþar ve rahatlarsa normal hayatta da kiþi üstüne düþen görev ve sorumluluklarý yerine getirdiði zaman manen ve madden rahatlayacaktýr. Aksi takdirde insanýn önünde yapmasý gereken iþler dað gibi birikip durmaya devam edecektir. Bu da kiþide ciddi bir stres kaynaðý olarak duracaktýr. Zorunlu ibadetlerimizi de yapmamýz gereken iþleri de bir önce yapýp arkaya atmak önümüzü açacaktýr.

Namaza gerekli hassasiyeti göstermek dinimizin gerekliliklerindendir. Ýbadetlere azami derecede ihtimam göstermek lazýmdýr. Yaptýðýmýz ibadetlere gösterdiðimiz özen insanýn manevi olarak yükselmesini beraberinde getirir. Bu durum iþlerimizi hakkýyla yerine getirmek noktasýnda da göstermek gerekir. Ýþimize ve görevlerimize adeta bir ibadet hassasiyetiyle yaklaþýp onu helal kýlma gayretinde olmak gerekir.

Burada özellikle ilim ehlinin yaptýðý iþlere ibadet ediyormuþ gibi hassasiyet göstermesi önem arz eder. Ders çalýþan bir kiþinin de bu hassasiyetle yaklaþmasý onu baþarýya götürecektir. Fuat sezgin ile ilgi olarak “Bilimsel çalýþmalar yaparken týpký ibadet eder gibi ya da namaz kýlar gibi iþine odaklanýrdý.” diye söylenir. Bunu ilk duyduðumda çok etkilenmiþtim. Bu yaklaþým iþlerimi yapma konusunda bana rehberlik etmiþtir.

Nitekim namazda odaklanmak çok önemlidir. Kiþinin Allah’ýn huzurunda olduðunun farkýnda olmasý ve ona göre okumalarýný yapmasý gerekir. Tabi ki bu her zaman mümkün deðildir. Yaptýðýmýz ibadetlerden gafil olabiliyoruz. Aklýmýza bin bir türlü þey gelip durur. Bedenimiz ve dilimiz namazdadýr belki ama ruhumuz ve aklýmýz bambaþka yerlerde olabiliyor. Bu gibi durumlarý aþmak için farkýndalýk düzeyimizi artýrmamýz gerekir. Yani ne kadar namazda olduðumuzun farkýna varabilir ve bu farkýndalýk süresini arttýrabilirsek o kadar iyidir.

Namazda yaþanan bu gaflet hali ders çalýþýrken ya da bir þeyler okurken de olabilmektedir. Gözümüz metinde olduðu ve okuduðu halde aklýmýzýn bambaþka yerde olduðu zamanlar yaþamýþýzdýr. Namazda yaptýðýmýz gibi olaya yaklaþmak baþarýyý getirecektir. Farkýndalýðý arttýrabildiðimiz kadar ölçüde fayda saðlanacaktýr.

Namazda okurken hata yaptýðýmýz zaman geriye dönüp tekrar doðru okuyup düzelterek geliriz. “Yanlýþ okuduk, devam edelim, gidelim” demeyiz. Düzeltme yapýlýp öyle devam edilir. Yoksa namazda kusur ve kabahat edilmiþ olur. Özellikle ders çalýþýrken, bir þeyler okurken ve diðer iþlerimizde de hata yaptýk, anlamadýk ya da yanlýþ anladýk; her olursa olsun iþimizi düzeltmeden devam etmek doðru deðildir. Namazda geriye dönüp düzeltme yapýldýðý gibi, iþlerimizi de geriye giderek düzelterek ilerlemek doðru olandýr. Yanlýþýn üzerine bina edilen hiçbir iþ baþarýya ulaþamaz.

Bir de namazý kaçýrýp kýlamadýðýmýz zamanlar olur. Böyle durumlarda kazalar devreye girer. Kýlamadýk diye namazýn sorumluluðu kalkmaz üzerimizden. En kýsa zamanda mutlaka kýlýnmayan namaz eda edilmelidir. Görevlerimiz ve sorumluluklarýmýz için de bu durum farklý olmamalýdýr. Diyelim ki ders çalýþýyoruz ve bir yolla çalýþmaya ara verdik. O günün çalýþýlmayan kýsýmlarýný bir an önce telafi etmek gerekir ki iþimizden gücümüzden geri kalmayalým.

Aslýna bakýlýrsa namaza gösterilen ihtimal manevi anlamda baþarýyý getirirken; iþlerimize, görevlerimize namaz nazarýyla yaklaþýlýrsa dünyalýk iþlerde de baþarýyý gelecektir.

Henüz Yorum yok

Ýlk yorumu siz yazýn.

Yorum Býrakýn

E-Mail adresiniz yayýnlanmaz.







Yazarýn Diðer Makaleleri